Balkabağım benim:)

25 Aralık 2011 Pazar

Ağlaya ağlaya bir dönemi kapattık...

17 Aralık Cumartesi, tam bir hafta önce... Yaklaşık 23 aydır süren emzirme sürecimiz sona erdi.Yani Barış'ı memeden kestim...Bu son cümle çok rahatsız etti beni, illaki olacak illaki yaşanacak bir süreçti belki ama hiç hazır olamazmışım ben, bunu anladım.

Benim için bu kadar zor olacağını hiç düşünmemiştim. Yüreğimin orta yerine kocaman bir taş oturdu.Saçmalık biliyorum ama sanki çocuğumu benden almışlar gibi, artık aramızda hiç bağ kalmamış gibi, bakıcısından hiç farkım kalmamış gibi, söyleyip söyleyip ağladım 2-3 gün boyunca.

Barış'ın yemesi uykusu hep problemdi zaten, herkesçe bilinen.Ama ben kafaya koymuştum 2 yaşına kadar emzireceğim diye. Saat başı emmek için kalkmaları, sabaha karşı artık neredeyse 15 dakikada bir emmesi, Cumartesi Pazar sayamadığım şekilde memeye yapışması, beni çok zorluyordu ama şikayet etsem de aslında o bağın hiç kopmasını istemiyordum. Tarif edilemez bir bağ, aşkın başka bir biçimi...

Son kontrolümüzde Nefrolog hocamız Barış'ın hala daha düzenli uykusu olmadığını, emmek için sürekli kalkmaya devam ettiğini duyunca bana çıkıştı. "ben sana daha önce de söylemiştim, çocuk uykuda büyür, büyüme hormonları uykuda salınır. Bu çocuğun artık düzenli uyumaya ihtiyacı var, uyku düzeni kurman lazım. Çocuğuna iyilik yapmıyorsun artık, kötülük yapıyorsun, emzirmeyi hemen bırakmalısın" demişti. Ben de biliyordum ama bir türlü kendimi hazır hissetmiyordum. Uyku düzeni kurmak önemli evet biliyordum ama Barış memeye çok düşkündü, nasıl olacaktı, dahası ben ne yapacaktım.

Artık eşim de sürekli şikayet eder durumdaydı, yeter artık diye. O kadar ki, bana yeni yıla kadar bu işi bitirmem gerektiği yönünde baskı yapıyordu. Ben de bu sefer Ocak diye geçiriyordum içimden. 17'si cumartesi sabahı Barış her zamanki gibi formundaydı. Sabah sık aralıklarla düzenli emmesini yaptıktan sonra öğlen 12'ye kadar (-ki bu arada normalde 2-3 kere emerdi) hiç emmedi. Ben de o gün ne sürsem de bıraktırmak için denemeye başlasam diyordum bir hafta boyunca. Öğlen babaannesine bıraktık, ben arkadaşlarımla buluştum. Akşam 5 gibi eşim beni aldı, babaannesi, dedesi ve halası Barış'ı Ankamall'e götürmüştü, onların yanına gittik. Barış çok yorulmuş koşturmaktan, acıkmış, uykusu gelmiş yani huzursuzluk doruk noktasındaydı. Arabada sürekli ağladı, yerinden çıkmak için yalvardı, dayanamıyorum alıp emzirip sakinleştireceğim dedikçe Fatih sürekli az kaldı sabret evde salça sürelim bakalım ne yapacak diyordu.(bu arada önce salça sürmeye karar vermiştim ve de açıkçası ben de merak ediyordum ne yapacaktı. Memeye bu kadar düşkün olduğundan bu işin ilk seferde çözümleneceğini hiç ama hiç düşünmüyordum.)

Yazarken bile için ezildi şimdi. Eve girmişiz, Barış meme için ağlıyor, mutfakta ayakta...ben koştur koştur salça sürüyorum, sadece meraktan, gerçekten sadece meraktan...(ahhh ahhhh) Dönüyorum Barış'a ve dilim kopsun "annecim bak uf olmuş diyorum" (nasıl yaptım ben) O anı anlatamam, çocuğum hem ağlıyor hem öğürüyor, öyle çok midesi bulandı, öyle çok midesini kaldırdı ki, kusmasına az kaldı neredeyse. Ben zaten ilk bulantı hareketlerinde hemen kapattım kendimi, kucağıma aldım sakinleştirmeye çalışıyorum ama nafile çok ağlıyor. O zaman dank etti bana, geri dönüşü olmayan bir yola girmiştim,hiç ama hiç hazır değildim ama kararlı olmam gerekiyordu, ha bir ay önce ha bir ay sonra yaşanacak bir şeydi, hazır olmasam da arkasını getirmeliydim...onun iyiliği için, hazır Bactrim'de bırakmışken uyku düzenini kurmak için ilk adımları hemen atmalıydım.

İlgisini dağıttım ama 15 dakika sonra tekrar meme diye ağlayıp yapışınca azıcık gösterdim salça duruyordu, yine kendini kanepeye attı, ağladı meme diye ama yanaşmadı. Sonra yatana kadar 2 ya da 3 kere meme dedi, ben de meme üf olmuş annecim deyince sanki hiç sormamış gibi davrandı. İlk iki gecemiz çok kötü geçti, çok kalktı, her seferinde emme pozisyonuna geçip açmaya çalıştı ben yok dedikçe ağlayıp uyumaya çalıştı, ayakta sallıyorum bu arada tabi. Sonrasında biraz biraz azalttı kalkmalarını sanki, ama yine çok denebilir ama gece daha az memeye saldırıyor gibi, uf olmuş deyince uyumaya çalışıyor. Gündüzleri eve gelince illa bir ya da iki kere meme diyor, ya da dokunuyor gülümsüyor, meme yok deyince meme eh diyor gülerek. Sanki kolaylamaya başladık gibi. Bir bugün zorladı. Bir haftadır hiç yapmamıştı, bütün gün birlikte olunca ve de yalnız, memeyi açmaya çalıştı, meme diye ağladı, emmediği için tabi artık daha hırçın(Birde tabi buram buram iki yaş sendromu var , onu ayrı anlatmalıyım.) Emzik kullanımı çok ama çok azdı, şimdi sakinleşmek için memeyi bir emişi var, kıyamam kuzuma...

İlk iki gün ne ağladım ne ağladım. Eşim şöyle dedi hatta " Barış bile senin kadar ağlamadı napıyorsun". Benim gibi çok emziren bir anne pat diye kesmemeliymiş biliyorum ama bizde azalta azalta emzirmeyi sonlandırma olayı yapılamazdı. O duygusal yoğunluk ve üzüntü içinde çocuğum isteyip ben veremedikçe sütlerim doldu doldu taştı, ikinci gece ağrıdan, kitlelerden uyuyamaz oldum.(hatta dayanamayıp uykuda emzireyim dedim ama uykuda emmezdi ki benim oğlum, emmedi de zaten, emzirme denemesi anı direncimin kırıldığı noktaydı, emmeyince devam etmem gerektiğini anladım) Kadın doğumcuya da soramamıştım, sağarsam yine gelir diye de sağmamıştım ama Pazartesi arkadaşımın  kadın doğumcusunun tavsiyesi ile (öyle şiddetli ağrılardı ki onlar, sürekli ağrı kesici içiyordum) hemen sabah işten eve geçtim, süt sağma makinamı alıp kayınvalidemlerde 10 dakikada iki şişeyi de doldurduktan sonra rahatlamış şekilde işe döndüm. İlaç kullanmaya başladım, sütün çekilmesini sağlayan. Böylece bir dönemi kapatmış oldum.

Bu süreçte benim de hatalarım oldu -ki bu kadar yoğun emme hem çocuğuma hem bana zorluklar yaşattı. Gece her kalktığında meme vermemeye çalıştım ama öyle yorgun düşüyordum ki verip uyusun da ben de uyuyayım diyordum, böylece her kalktığında emmeye alışınca sürekli emmek için kalkar oldu.

Anne ile çocuğu arasındaki en güçlü bağlardan biri..Bundan sonra Allahım nasip eder de bir çocuğum daha olursa inşallah onu da uzun uzun ama aynı hatalara düşmeden emziririm...

Bir dönemi kapattık oğlumla, zorlanıyor muyuz  evet hala zorlanıyoruz. Uyumakta zorluk çekince ya da sakinleşemediği zamanlarda emzirmemek için zor tutuyorum kendimi. Hatta eşim Barış'a uyuyamadığı zamanlarda kızınca  daha da içerliyorum " 2 yıldır alışkın olduğu düzen değişti, baksana zorlanıyor çocuğum diye hemen ağlayabiliyorum bile.Ama onun iyiliği herşeyden önce...,

Yeni bir dönem başladı şimdi... hepimiz için hayırlı uğurlu olsun, Barış'ım güzel uyusun, güzel yesin, inşallah..


2 yorum:

  1. canım hayırlı olsun diyorum, zor süreç gerçekten

    YanıtlaSil
  2. Sagol canım, evet zor oldu ama atlattık çok şükür...

    YanıtlaSil